13 Eylül itibariyle Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan bu proje kuşkusuz herkesi heyecanlandırdı. Seçimlere kısa bir süre kala Hükümet ciddi adımlar atıyor. Bu projeyi bu anlamda okumak gerekir. Kovid salgını ve pandemi sonrası yaşanan konut fiyatlarındaki ve kiralardaki artışa bir çözüm olarak görmek gerekir. Devletleri yönetenlerin vazifeleri, var olan sorunları gidermek ve halkını refah içerisinde yaşatmaya gayret etmektir. Eğer sorunlara çözüm üretilemez ise, halk demokratik yol ile seçimlerde tepkisini gösterir. Bugün Ekonomi halkın bir numaralı gündemi durumdadır. Dar gelirli vatandaşımızın oranı son yıllarda epey büyüdü. Bunda enflasyonun ve onun bağlı olduğu döviz yüksekliğinin büyük etkisi bulunuyor.  Cumhurbaşkanı Erdoğan kendi tercihi olarak faizi her fırsatta düşürüyor. Kendi tercihi derken, bunu Dini referanslar ile destekliyor. ABD ve Avrupa ülkeleri ise aksine yükseltiyor ülkelerinde faiz oranlarını. Bugün dünyadaki ekonominin yapısı, paranın işleyişi açısından batının rasyonel davrandığını söyleyebiliriz, lakin bu düzen paradan para kazanma düzenidir. İslami referansları göz önüne alırsak bunun yanlış olduğunu söyleyebiliriz.  Bu konu başka bir yazının konusu olabilir. Netice itibariyle bugün yaşanan ev ve kira pahalılığına bu Sosyal Konut Projesinin ilaç gibi geleceğini söyleyebiliriz.