Açlık Grevindeki Aktivistler İçin İngiltere’ye Çağrı
Açlık Grevindeki Aktivistler İçin İngiltere’ye Çağrı
Filistin Davaları İnisiyatifi, İngiltere’de Gazze eylemleri gerçekleştiren aktivistlerin tutuklanmasını ve cezaevlerinde yaşadıkları kötü muameleyi İngiltere Başkonsolosluğu önünde protesto etti. “Filistin dostlarına özgürlük” pankartı açan inisiyatif üyeleri, tutukluların bir an önce serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Filistin Davaları İnisiyatifi, İngiltere'de Gazze eylemleri gerçekleştiren aktivistlerin tutuklanmasını ve cezaevlerinde yaşadıkları kötü muameleyi İngiltere Başkonsolosluğu önünde protesto etti. "Filistin dostlarına özgürlük" pankartı açan inisiyatif üyeleri, tutukluların bir an önce serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Beyoğlu'nda bulunan İngiltere Başkonsolosluğu binası önünde toplanan Filistin Davaları İnisiyatifi üyeleri, "Filistin dostlarına özgürlük" pankartı açarak, "İsrail ile ticaret Filistin'e ihanet", "Direne direne, direnişten zafere", "Filistin dostları yalnız değildir", "Nehirden denize özgür Filistin" sloganları attı.
Filistin Davaları İnisiyatifi adına basın açıklamasını Gülşah Eldemir okudu. Palestine Action (Filistin Eylemi) grubunun 6 Ağustos 2024'te Bristol kentinin Filton bölgesinde yer alan İsrail'in en büyük silah tedarikçisi olan Elbit Systems'i basarak eylem gerçekleştirdiğini anlatan Eldemir, eylem nedeniyle İngiltere'nin, Palestine Action grubunu terör listesine aldığını, aktivisterin ise terörist olarak kriminalize edildiğini belirtti.
"Filistin dostları, İngiltere devleti tarafından hayati bir tehdit olarak kodlanmıştır"
Eldemir, olayın kamuoyunda Filton24 adıyla da anıldığını ifade ederek şöyle konuştu:
" İngiltere devleti, soykırımın lojistiğini kesmeyi hedefleyen bu eyleme, adeta bir düşman hukuku uygulayarak yanıt vermiştir. Gözaltı sürecinin temel dayanağı terör yasası olmuş ve en karanlık maddesi olan 7. madde devreye sokulmuştur. Normal şartlarda olağanüstü durumlar için kullanılan bu madde, aktivistlerin üzerinde bir baskı aracı haline getirilmiştir. Filistin dostları, İngiltere devleti tarafından hayati bir tehdit olarak kodlanmıştır.
Susma hakkı gibi en temel evrensel hukuk normları gasbedilmiş, Filistin dostları teknolojik aletlerinin şifrelerini vermeye ve dijital verilerini teslim etmeye zorlanmıştır. Verilerini paylaşmayanlar terör şüphelisi sayılarak suçlanmıştır. İngiltere devleti, bahse konu bu maddeyi kullanarak aktivistleri birer militan olarak kodlamış ve siyasi kimliklerini bir suç deliline dönüştürmüştür."
"16 aydır Filton24 üyeleri haklarında kesinleşmiş hiçbir hüküm olmamasına karşı tutuklu bulunuyor"
Hukuki sürecin en ağır boyutunu tutukluluk koşullarının oluşturduğunu söyleyen Eldemir, tam 16 aydır Filton24 üyelerinin haklarında kesinleşmiş hiçbir hüküm olmamasına karşın tutuklu bulunduğunun altını çizdi. Eldemir, " İngiltere mahkemeleri, kaçma şüphesi ve kamu güvenliği gibi soyut bahanelerle kefalet taleplerini sistematik olarak reddetmekte, duruşma tarihlerini keyfi olarak ertelemektedir. Bu 16 aylık süre, hukuki bir tedbir olmaktan çıkmış, fiili bir infaza ve peşin bir cezalandırmaya dönüşmüştür" dedi.
Aktivistlerin, Filistin'le dayanıştıkları için cezalandırılan ve mahkumiyet altında tutulan siyasi rehineler olduğunu belirten Eldemir, cezaevindeki ağır tecrit koşullarını ve terörist yaftasını protesto etmek için cezaevindeki aktivistlerin açlık grevi başlattığını söyledi.
"Cezaevlerinde yaşanacak her türlü olumsuzluktan ve can kaybından İngiltere hükümeti sorumludur"
Cezaevi idaresi tarafından açlık grevindeki aktivistlere düzenli sağlık takibinin yapılmadığını, hayati önem taşıyan takviye gıdaların da verilmediğini öne süren Eldemir, "Baskı unsuru olarak aile görüşleri kısıtlanmakta ve tutsaklar hücre cezalarıyla tecrit edilmektedir. Gelinen noktada, bazı aktivistlerin sağlık durumu kritik aşamaya gelmiş ve hastaneye sevk edilmiştir. Açık ve net biçimde ifade ediyoruz ki, cezaevlerinde yaşanacak her türlü olumsuzluktan ve can kaybından, doğrudan İngiltere hükümeti sorumludur" diye konuştu.
Tutuklu aktivistlerin taleplerini açıkladı
Gülşah Eldemir, İngiltere'de tutuklu bulunan aktivistlerin aileleri aracılığıyla ulaştırdıkları taleplerinin Elbit Systems'ın Birleşik Krallık'taki tesislerinin kapatılması, Palestine Action'a yönelik yasakların kaldırılması, tutukluların adil yargılanma ve serbest bırakılma haklarının sağlanması, ifade ve protesto özgürlüğünün korunması olduğunu anlatarak, tutuklu aktivistlerin taleplerinin aciliyetle karşılanması gerektiğini belirtti.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.