Bu haftaki yazımızda; İç İşleri Bakanlığının (Home Office) geçen Mart ayında çıkardığı yeni bir vize turu olan, ama içerik olarak ECAA Ankara anlaşmasının bir üst versiyonu olan, Start-up/innovator vizesine değinmek istiyorum.
İlk bakıldığında başlı başına dağınık ve karmaşık gibi görünen bu vize tur aslında yukarıda da değimdiğimiz üzere, hepimizin yakınen bildiği, ECAA-Ankara anlaşmasının bir üst versiyonu olarak karşımıza çıkıyor.
Bir üst versiyonu derken, aslında İngiliz İç İşleri lehine bir üst version olduğu aşikar.
Brexit sonrasına her anlamda hazırlanan İngiltere; ülkeyi siyasi ve ekonomik anlamda da hazırlıyor ve innove ediyor.
Bu vize türüyle ülkeyi yabancı yatırımcıya (yenilikçi) açıp, hem ülkenin ana gündem maddesi ve hatta bütün siyasi partilerin dahi seçim manifestosunda bulunan, nitelikli göçmen nüfusunu arttırmak, hemde ülkedeki anahtar rolleri doldurmak için attığı bir adımdır.
Peki nedir bu Start-up/İnnovator vizesi ve başvuru aşamaları nelerdir:
Öncelikle; on değerlendirme (Pre-Assessment) dediğimiz süreçte; iş fikrini anlamak ve bu fikri tasarlayıp akabinde yapacağımız ise erken uyum sağlamak için kullanılır.
Bir sonraki aşama olan fikir geliştirme (İdea Development) sürecinde ise on değerlendirmede ki süreçte ve sonrasında alınan fikirlerin geliştirilmesi ile ilgili tüm fikirleri kapsar.
Fikirler olgunluk kazandığında, yani diğer bir ifadeyle, iyi bir iş fikri olarak piyasada var olabileceği tahayyül edildiğinde; iş planı (Business Plan) hazırlanma sürecine giriyor aday.
Yapılacak başvuru önerilen (propose) bir başvuru olduğu için ve haliyle ortada bir iş olamadığı için, bu başvuru türünde de, Ankara anlaşmasında olduğu gibi, iş planı hayatı önem taşıyor. Başvuru sahibinin, önerdiği işi, ilk iki süreçte en iyi şekilde düşünüp, bu süreçte iş planına bu ayrıntıları delilleriyle beraber nakşetmesi lazım.
Başvuru bu şekilde içeri gönderildikten sonra, İç İşlerinin, belirlediği bir komisyon (ya yüksek bir eğitim kurumu yada girişimcileri destekleyen profosyonel iş sahipleri) tarafından belirlenen bir gün ve saatte, başvuru sahibinin, sunum (Pitch) yapması lazım ki bu aşamada da, önerilen işin, başvuru sahibi tarafından, gerçek (genuine) bir iş olduğunu ve kendisine onay verildiği takdirde bu işin markette var olabileceğini ve farkındalık oluşturacağını anlatıp komisyonu ikna etmesi gerekiyor.
Bütün bu süreç sonunda; başarılı bir başvuru, onay alarak başvuru sahibine iki yıl vize veriliyor, bu süreç zarfında önerilen işini başarılı olarak kuran ve yürüten aday uzatmaya başvuruyor ve üç yıl daha uzatma alarak bu süre sonunda yani toplamda beş yıl sonunda süresiz oturum hakkı elde ediyor.
Bu başvuru türünde dikkat edilmesi gereken üç konu var:
Sunulan iş, yeni bir iş olmalı (kişi hali hazırdaki bir işe ortak olamaz yada yatırım yapamaz) İş fikri, original bir iş fikri olmalı, yani marketteki bir iş taklit edilemez. Yapılabilir yani akla yatkın ve uygun olması lazım ve kuracağı işi destekleyecek sermayeyi ve sermayenin kaynağınıda belgelemesi lazım.
Tabiki, İç İşleri bu başvurudan da belirli bir ücret alıyor.
Görüldüğü üzere, İç İşleri, Ankara anlaşmasını, allayıp pullayıp, kendi lehine çevirmiş ve dünyaya sunmuştur. Bu aynı zamanda, Brexit sonrası, İç İşlerinin Ankara anlaşmasıyla ilgili ne tür bir tavır alacağınıda göstermektedir.
Ankara treni kaçmadan, biz Türk vatandaşlarımızın bu konuya daha bir eğilim göstermesi elzem gibi…
Harun Atmaca Immigration Alevel Advisor
Sorularınız için; info@iatal.co.uk
harunatmaca15@gmail.com
http://iatal.co.uk/
Tel: +44 7432 886405
