Ağrı kesiciden sonra baş ağrısı, Psikiyatriden sonra psikoloji, Doktordan sonra hasta, Ve öğretmenden önce öğrenci dersek: Yorar beynimizi bu tür cümleler değil mi ? Ama doğrusu bu değil midir ? Örneğin önce bilet alırsın, sonra uçağa binersin. Yani biletten sonra uçak. Eylemden önce söylem ! Söylemden önce eylem !! Dünyanın içindeki hesaplaşmalar hep böyle tuhaftır, yorar beynimizi.. Bitmez, bitmemiştir, bitmeyecek ! Dolayısıyla bir şeyler olacak... Öncesinden zemin oluşturulacak. Günümüze gelirsek eğer, bir virüs çıkacaktı, daha doğru bir ifadeyle çıkarılacaktı. Netice itibariyle bu virüs birkaç ülkenin hesaplaşması ile noktalanacaktı. Ama büyük bir hata yaptılar, belki de hayatlarında ilk defa bu hatayı yaptılar. Ateş dönüp dolaşıp herkesi yaktı. Ateşi yakanları da yaktı. Çıkmaza girdiler ama çıkmazı bile oyuna çevirdiler, virüse ilaç buldular ama onun da hesabını yaptılar; Süreci uzattılar ! Bazı ülkelerde tek doz aşı bile bulunamazken bazı ülkeler ihtiyaçlarından 4-5 kat fazla stok ettiler. Velhasılı kelam, oyun içinde oyun kurdular. Biz bir şey yapamayız maalesef, tabii ki izliyoruz merakla ve tükenmiş sabrımızla. Yani sonuç olarak: Herkes vicdanına danıştı, yapması gerekeni yaptı ve yapmaya devam ediyor. Faturayı da her zamanki gibi bizlere kestiler !.. Ne demişti Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri: Hak şerleri hayr eyler Zan etme ki gayr eyler Ârif ânı seyreyler Mevlâ görelim neyler, Neylerse güzel eyler...