Şahsıma, vize adayları tarafından çok sık bir şekilde tevcih edilen (yöneltilen) sorulardan bir kısmını sizlerle paylaşmak istiyorum.  SORU 1: ‘’Sicilimde hiç bir suç yok. Terörist değilim, haydut değilim. İngiltere bana niye vize vermesin?’’ Cevap: Sicilinizin temiz olması, vize başvurusunda gözetilen hususlardan sadece bir tanesidir. Sadece, sicili temiz diye vize verilecek olsa, milyonlarca insana vize vermek gerekirdi. Bu sebeple, sicili temiz olmak vize almak için yeterli değildir. SORU 2: ‘’Daha önce de vize aldım, İngiltere’ye gittim, geldim. Yine vize verirler, neden vermesinler?’’ Cevap: Daha önceden İngiltere vizesi almış olmak tabii ki bir avantajdır. Zamanında Türkiye’ye dönmüş olmak da çok iyidir. Ama bütün bunlar, size sorgusuz-sualsiz tekrar vize verileceği anlamına gelmez. Mesela, önceki vizenizi aldığınızda çok iyi bir maaşla çalışıyordunuz, ama şimdi işsizsiniz. Bu durumda, sadece eskiden aldığınız vizelerin hürmetine size vize verilmez.  SORU 3: ‘’Benim amcam British (İngiltere vatandaşı). İşi-gücü, hali-vakti yerinde. Bana sponsor olacak. Tüm masraflarımı amcam karşılayacak. Vize alırım değil mi?’’ Cevap: Amcanızın sizi davet etmesi, vize almak için gereken şartlardan sadece bir tanesidir. Gereklidir, ama yeterli değildir. Vizeyi amcanıza değil, size verecekler. Bunun için de sizin, Türkiye’ye döneceğinize ikna olmaları gerekir. Bir de şöyle düşünün: Amcanız zengin ve İngiltere’de yerleşik hayatı-işyeri var. Siz ise maddi açıdan desteğe muhtaç durumdasınız, işiniz de yok. Siz vize memuru olsanız, sizin Türkiye’ye döneceğinize siz olsanız inanır mısınız? SORU 4: ‘’Benim kız arkadaşım İngiltere’de ve British. O’nu çok seviyorum. Evleneceğiz. Ama şimdilik, vize başvurusunda O’ndan hiç bahsetmeyeceğim, öylesine, otelde kalmaya gidiyormuş gibi yapacağım. Bu şekilde yaparsam, vize alma ihtimalim yüksektir, değil mi?’’ Cevap: Bunu yapmayın, derim. Her şeyden önce dürüstçe bir başvuru yapmış olmazsınız. Bunun yanında, yarın bir gün evlendiğinizde, evlilik vizesine başvurduğunuzda, sizin önceden beri tanıştığınıza inanmaları mümkün olmaz. Evlilik vizesi başvurusunda, ‘’eşimi senelerdir tanıyorum’’ dediğinizde, -iyi ama 2 ay önceki vize başvurunuzda kendisinden hiç bahsetmemişsiniz- deyip red verebilirler.  Tutarlı olmak zorundasınız. SORU 5: ‘’Bazı vize danışmanları, vize almamın garanti olduğunu söylüyor. Sizce bu doğru mu?’’ Cevap: Vize verme yetkisi bir devletin tekelindedir. Başvurduğunuz yer kendi ülkeniz değil, yabancı bir devlettir. Size, bazı gerekçelerle vize vermeme, verseler bile ülkeye almama yetkisine sahipler.  Doğru olan yaklaşım tarzı şudur:  ‘’Sizin vize alacağınızı garanti edemeyiz; zira vizeyi biz vermiyoruz, konsolosluk veriyor. Ama şu belgelere bakınca, vize alma ihtimalinizin yüksek /çok yüksek olduğunu söyleyebilirim.’’ SORU 6: ‘’Daha önce İngiltere’den red aldım. Şimdi red aldığımı söylersem yine vize vermezler. Red aldığımı gizleyeyim mi?’’  Cevap: Sakın yapmayın, diyorum.  Önceden red aldığınızı gizleyemezsiniz. Öncelikle, bu dürüstçe bir başvuru olmaz. Bunun yanında, yalan beyanda bulunduğunuz için size 10 sene vize yasağı konulması ihtimali vardır. Konsolosluk, sizin önceden red aldığınızı rahatça bulur. Kendinizi ve sizi İngiltere’de bekleyen sevenlerinizi yakmayın, doğru beyanda bulunun. Doğru beyanda bulunup red alan bir kimse, daha sonra şartlarını düzeltip tekrar başvurduğunda vize alabilir, neden olmasın? Ama yalan beyanda bulunan kişilerin, sonra tekrar başvurmaları durumunda, önceden yalan beyanda bulunmuş oldukları adeta yüzlerine vurulur ve sonraki başvuruları da redle sonuçlanır. SORU 7: ‘’Red mührü vurulan pasaportumu değiştirdim, hatta yetmedi soyadımı değiştirdim. Önceden red almış olduğum ortaya çıkar mı? Yine de önceden red aldığımı beyan edeyim mi? Yoksa gizleyeyim mi?’’ Cevap: ‘’Honesty is the best policy’’ diye bir söz vardır. ‘’Dürüstlük en iyi prensiptir’’ şeklinde çevirebiliriz. Bir önceki soruda (soru 8) söylediklerime gönderme yapıyorum. SORU 8: ‘’Ben daha önceden 3 kere umreye bir kere Hac’ca gittim. Yani, Suudi Arabistan’a giriş-çıkış yaptım. Dindar bir insanım. Bu durum, vize başvurusunda red almama sebep olur mu?’’ Cevap: Başvuru formunda, gidiş sebebi olarak Umre (umrah-religious visit) veya Hac (pilgrimage) şeklinde belirtmenizi tavsiye ederim. Bunu belirttikten sonra, eğer diğer şartlarınız vizeye uygunsa, hiç endişelenmeye gerek yoktur.  Benzer şekilde, Arap ülkelerinde iş amaçlı olarak kalan vatandaşlarımız da (mesela Libya’da çalışan mühendislerimiz) kalış sebeplerini belirterek, hatta mümkünse belgeleyerek, durumlarını izah etmiş ve yanlış anlaşılmaların önüne kolayca geçmiş olurlar.  SORU 9: ‘’Yeşil pasaportum var. Vize almam garanti gibi bir şey’. Öyle değil mi?’’ Cevap: Yeşil pasaport sahibi olmak, sizin veya ailenizin maddi ve mesleki durumu hakkında çok şey söyler. Şüphesiz ki bu büyük bir avantajdır, ama tek başına, vizeyi alacağınızı garanti edemez. Kimseye vize alma garantisi verilemez; buna, yeşil pasaportlular da dâhildir. Yapacağınız bütün vize başvurularınızın başarılı olması dileğiyle, hepinize saygılarımı sunuyorum.