Gazze Şeridi’nde İsrail’in aylardır süren abluka ve kuşatma politikaları, bölgede bebek ölümlerinde dramatik bir artışa neden oldu. Özellikle prematüre doğan bebekler, mama, protein takviyesi ve kuvöz desteği gibi temel yaşamsal ihtiyaçlara erişemedikleri için yaşamlarını yitiriyor. İsrail’in 2 Mart 2025’ten bu yana Gazze’ye gıda, ilaç ve yakıt girişine izin vermemesi nedeniyle sağlık sisteminin neredeyse tamamen durduğu bildiriliyor. Filistin Sağlık Bakanlığı’nın aktardığına göre, son haftalarda onlarca bebek, doğum sonrası temel bakım alamadığı için hayatını kaybetti. Sadece Deyr el-Belah’taki El-Aksa Şehitleri Hastanesi’nde, son birkaç gün içinde yetersiz beslenmeye bağlı iki yeni doğan ölümü kayıtlara geçti. Bu bebeklerin her ikisi de prematüre doğmuş ve mama temin edilemediği gibi kuvöz desteği de sağlanamadı.   Bölgedeki sağlık çalışanları, ölümlerin buzdağının görünen kısmı olduğunu belirtiyor. Birçok aile, kayıt altına alınamayan yerlerde çocuklarını kaybediyor. En kritik ihtiyaçlardan biri olan mama, haftalardır temin edilemiyor. Sütü gelmeyen anneler, bebeklerini yalnızca su vererek uyutmaya çalışıyor. Sıcak hava, hijyen eksikliği ve susuzluk da tabloyu ağırlaştırıyor. Bazı bebeklerin doğumdan yalnızca birkaç gün sonra vücut direncini kaybederek hayatını kaybettiği ifade ediliyor. Hastanelerdeki kuvözlerin çoğu çalışamaz durumda. Jeneratör yakıtları tükendiği için elektrik sağlanamıyor. Kuvözlerdeki oksijen seviyesi stabil tutulamıyor ve ısıtma sistemleri devre dışı. Bu durum özellikle 1.000-2.000 gram aralığında doğan bebeklerin yaşama şansını sıfıra indiriyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre Gazze’deki 36 hastaneden yalnızca 13’ü kısmen faaliyet gösterebiliyor. Bunların çoğu temel tedavi bile veremeyecek durumda. Yoğun bakım üniteleri boş, personel yetersiz, ilaç ve tıbbi cihaz eksiklikleri yaygın. Gazze’deki sağlık sistemi, tarihinde ilk kez bu ölçekte bir çöküş yaşıyor. Savaşın başladığı 7 Ekim 2023’ten bu yana açlık, susuzluk ve tedavi eksikliği nedeniyle ölen bebek sayısı 40’ı geçti. Resmi olmayan kaynaklar ise bu sayının çok daha fazla olduğunu ifade ediyor. Çünkü çok sayıda ölüm kayıt altına alınamıyor; bazıları evlerde, bazıları da kamp çadırlarında gerçekleşiyor. Birleşmiş Milletler’e bağlı kurumlar, insani yardım sevkiyatlarının önündeki engellerin kaldırılması çağrısını sürdürüyor. UNICEF, Gazze’de çocukların %40’ının akut yetersiz beslenme riski altında olduğunu açıklarken, Dünya Gıda Programı bölgedeki durumu “kıtlığa yakın” olarak tanımlıyor. Ancak Refah Sınır Kapısı’nın kapalı kalması nedeniyle, bekleyen yardım konvoyları Gazze’ye giriş yapamıyor. Sağlık görevlileri, yaşanan ölümlerin tamamının önlenebilir olduğunu vurguluyor. Eğer yeterli mama, tıbbi malzeme ve kuvöz desteği zamanında ulaştırılabilseydi, bu bebeklerin büyük çoğunluğunun hayatta kalabileceği ifade ediliyor. Ancak sağlık sistemine yönelik kasıtlı abluka, bu ölümleri sıradanlaştırmış durumda. Gazze’de şu an doğan her bebek, savaşın yükünü doğum anından itibaren omuzlarında taşıyor. En temel yaşama hakkı olan beslenme ve tedaviye erişemeyen bu bebekler, uluslararası toplumun tepkisizliği içinde hayatlarını kaybediyor.   Yazarın sosyal medya hesapları Instagram / aslihantoksoy X / aslihantksy Facebook / aslıhantoksoy Youtube / aslihantoksoy