Hüseyin Ağaç, on bir kardeşin en küçüğü olarak Hatay/Payas’ta doğdu mütevazı bir ailede büyüdü.
Aslen Şanlıurfa/Bozovalıdır. Sabahları okula giderken, öğleden sonra annesinin koyunlarını güderdi.
Henüz çocuk yaşta restoran hayatına bulaşık yıkayarak adım attı.Çalışmanın ve alın terinin kıymetini kavradı. Her zaman pes etmeyen, mücadele eden ve kararlı bir birey oldu.
Genç Yaşta Göç ve İlk Zorluklar
Henüz 11 yaşındayken ağabeyi Mustafa’nın vefatı, hayatında büyük bir dönüm noktasıydı. Bu kayıp, çocukluk yıllarını bir anda yetişkinlik sorumluluklarına dönüştürdü.
Genç yaşta, bir gün başkalarının hayatına omuz olacağına dair kendine söz verdi.
14 yaşında memleketinden ayrılarak Marmaris, İstanbul ve Kıbrıs gibi farklı şehirlerde çalıştı.
Dil bilmemesine rağmen insanlarla gözleriyle anlaştı, sabırla yeni hayatını inşa etti.
Her şehirde farklı bir Hüseyin Ağaç oluştururken, hayat felsefesi şu oldu: "Ne yaparsan kendine yaparsın, devam et."
İngiltere’de Yeni Bir Başlangıç
2010 yılında İngiltere’ye geldiğinde cebinde sadece hayalleri vardı. Yaşadığı kayıplar, onu daha da güçlendirdi.
Göç ettikten üç ay sonra annesini, ardından 2014’te babasını ve 2023’te Cemal abisini kaybetti.
Bu kayıpların ardından ona en büyük miras kaldı; dimdik durmak, dürüst olmak ve kimsenin hakkını yememek…
Her zaman çalışmaya ve mücadele etmeye devam etti. 15 saat ayakta kaldığı günler oldu, ama inancını kaybetmedi.
Sabır, güven ve emeğin insanı zenginleştirdiğini her zaman hatırladı.
Olive Tree’nin Doğuşu ve Başarı Hikâyesi
2017 yılında Olive Tree’nin temellerini attı. Bugün Milton Keynes, High Wycombe ve Bedford’da üç şube ile hizmet veriyor.
150’ye yakın çalışanı ile büyük bir aile oluşturdu.
İngiltere’de Türk mutfağının tanıtılmasına büyük katkı sağladı. Bu iş yalnızca bir restoran değil; bu, bir hayalin ete kemiğe bürünmüş hâliydi. Küçük yaşta abisini kaybeden bir çocuğun, bugün başkalarına umut olmasının simgesiydi.
Başarı, onun için sadece iş dünyasında yükselmek değildi:
150 çalışanın hayatına dokunmak…
Gençlere istihdam fırsatı sağlamak...
Ailelerin evine ekmek götürmesine katkıda bulunmak...
Vizyonu ve Gelecek Hedefleri
Hüseyin Ağaç’ın başarı anlayışı lüks ve gösterişten ibaret değildi:
Verdiğin sözü tutmak…
Güvenilir bir isim olmak…
Emekle büyümek ve çevresine katkı sağlamaktı.
Hayat ona şunu öğretti: "Bir insan, gerçekten isterse ulaşamayacağı hiçbir şey yoktur. Yeter ki niyet temiz, yol doğru, sabır sonsuz olsun!”
Bugün hem kendi yolunda yürümeye hem de arkasından gelenlere ışık olmaya devam ediyor. Belki bir gün, bir genç, bu hikâyeyi okuyarak kendi yolculuğuna cesaretle başlayacak…
Hayattaki En Büyük Hediye:Aile
Hayatta en büyük armağanım ailem. Abilerim, ablalarım ve onların çocuklarıyla birlikte büyük bir aileye sahibim.
Ve çekirdek ailem, en özel ve kıymetli varlığım: Sevgili eşim Zehra
Balım diye sevdiğim kızım Amina Azra
İlk göz ağrım Yusuf Ensar
Adalet terazim Zakaria Ensar
Aile özeldir, kıymetli ve güzeldir.
Hüseyin Ağaç, mücadeleyle büyümüş, azmi ve kararlılığı sayesinde kendi işini kurmuş, bugün ise birçok insana ilham veren bir girişimcidir.
Sabırla kurulan bir hayatın temsilcisi olarak hem sektörde hem toplumsal alanda güçlü bir iz bırakmaktadır.